04/06/2010
Esen ZAFER
CHERKESSİA NET VE SANSÜR
04/06/2010. Murat Özden’e Cherkessia.net te yayınlanan yazısı nedeniyle yaptığım eleştiri sansürden geçemedi. Fatih Atan’ın eleştirisini okuduğumda, Murat Özden’e kesin bir tavır almadığını,köprüleri yakmadığını, tartışma ve eleştiri yollarını açık bıraktığını gördüm. Bunu kendisinin Apsuva efendiliğine uygun tavrı olarak değerlendirdim.
Kendi açımdan Murat Özden’i tanımam. Ancak temsil ettiği sakat düşünce tarzını tanıyorum. Bu anlayışa yaygın bir biçimde rastladığımızı da biliyorum. Bu tarzın, bu bulanıklığın, yüreği isyan ve cesaretle dolu, insan ve Hak sevgisiyle yanan pek çok insanımızın, gencimizin içine çekildiği, en sinsi tuzaklarından biri olduğunuda biliyorum.
Bu tarzla, bu yolla, en haklı davaların en haksız amaçlara kurban edildiğini de biliyorum. Bir yazımda Demirel’in bir sözünü anımsatmıştım.
‚‘memlekete komünist lazımsa onuda biz getiririz‘. Nitekim getirmişlerdir. Gençliğin ve halkının haklı isyanı, kendi söylemleri, kendi talepleri ile
‚Koyunun olmadığı yerde keçi Abdurrahman Çelebidir ‘ hesabı ortaya çıkan, sözümona önderlerle toparlanmış derlenmiş ve vurulmuştur. Sağdan ve Soldan.
Hiçbir kitabı ezberlemek gerekmiyor, hiçbir üniversiteden mezun olmak gerekmiyor. Her insanın içinde tartan bir terazi mevcuttur. Dünyanın neresinde olursa olsun haksızlığa karşı koymak haktır. Bu günlerde ki Gazze ambargosunu delmeyi amaçlayan yardım eylemi kasıtlıdır, provokatiftir, İsrail’in katillik yaptığını bilmektedir. Oraya yola çıkan insan gerekirse Şehit olmaya gitmektedir. Ve yerden göğe kadar haklıdır. Bunu, yardım konvoyudur, gıdadır, ilaçtır diye örtmeye gerek yoktur. Bundan utanacak bunda haksız olacak bir şey yok. İsrail Filistin’i zaptetmiştir. Zulm uygulamaktadır ve buna dur demek gerekir. Ancak, tıpkı Avrupa ölçüleri adı altında dayatılan bulanık su, her konuda kendini yaşatmaya devam ediyor. Spekülasyona müsait hale getiriliyor.İsrail Gazzeyi bombalarken, One Mınute çıkışlarına gerek olmayan son derece açık ve tesirli olacak başka eylemler vardı. İsrail Elçiliğine kapıyı gösterip, alış verişi keserdiniz! Bu eylem neden şimdi? Zamanlamayı kim tayin etti ? Neden AKP deklerasyona imza atmakta tereddüt etti ?
Bu gün Gazzeyi alkışlayan ve hatta göğsünü siper etmeye giden kardeşlerim, Abhazya ya Trabzon'dan bir gemi kaldırmak ve Türkiye’nin Abhazya’ya uyguladığı ambargoyu kırmak cesaret ve azmini gösterdi mi? Şahsen imzalar toplanırken bu çağrıyı yapmıştım. Bu, o kadar zor bir iş değildi. Bizi de vururlardı en fazla. Anlattığınız ve öğündüğünüz kahraman geçmişimizin yaşayan örnekleri olurduk. Neyi beklediniz?
Kardeşlerim, koşmayın her yere doğru sorular sorun. Amerika, Avrupanın eski haydutlarının ülkesidir. Avrupa Haçlı zihniyeti insanlığın miladını sıfırlayarak tarihi, aklı, medeniyetlerini silerek kendi tarihini yazmış öğretmiştir. Kendinize tarih uydurmayın. Bunun utancı sizin değil araştırın. Bu politikalar hayatımızın her alanına, yatak odalarımıza kadar hükmediyor.
Şimdi Cherkessia.net te sansürlenen eleştirimi sizlere sunuyorum.
Kızlarımız eğer okuyupta haynapı, yıpxaşarob dememişseniz oturup bir düşünün hele, erkeklerimiz bu zihniyeti yargılamıyorsanız size ne demeli? Devrimcilerimiz! Siz devirseniz böyle mi kuracaktınız? İnananlarımız, siz uzaklara koşup kendi kapınızı temizleyemiyor musunuz?
Murat Özden;
Diyorsunuz ki "- Ancak yapılmaması gereken tek şey kardeşleriyle araya mesafe koymak, anlamakta zorlandığım bir takım tavırlar içerisine girmektir."
Siz hiç birşey anlamamışsınız !
Siz ne Ortega yı, ne Che yi, ne de Castro’yu anlamamışsınız. Eğer anlamış olsaydınız, gerçek zihniyetinizi ele veren ‘‘ tecavüzcüsüne laf söyletmeyen kadınlar ‘‘ gibi aşağılık örnekler aklınızdan geçerken, kalbiniz burkulur insanın bu utancına karşı ne yapmalı diye düşünmeye başlardınız.
Eğer anlamış olsaydınız, bugün neden bu ülkelerin Abhazya’ya dost ama Amerika, Gürcistan gibi ülkelerin düşman olduğunu da anlardınız.
Eğer anlamış olsaydınız
"Biz artık devlet olduk. Devlet olamayanların problemleri bizi ilgilendirmez," "Abhazya-Gürcistan savaşında şehit olan Adıge, Çeçen, Oset gençlerin anıları ne olacak?" Gibi ucuz yalanlara, gerçekçilikten uzak, insanları ahmak yerine koyan, kışkırtmalara sarılmazdınız.
Eğer birşey anlamış olsaydınız
"Ama her pazar günü kendi grup içi eğitim çalışmalarını da yapıyorduk. Bu çalışmalar da politika, ekonomi, sanat, kültür üzerine seminerler veriyorduk." ...gibi,
Dikkat! ben seminer verecek düzeyde bilgi mahkümiyete aldırmayacak cesaret sahibiyim imajına sarılmazdınız.
Anlamaktan çok, alım satımı çokça yapılan, yeşil kuşağa sarılıp spekülasyon kılavuzuna çevrilen o değerli Kitaptan Kurandan bir ayet geldi aklıma sizi okuyunca.
Cuma
(5) Tevrat'la yükümlü tutulup da onunla amel etmeyenlerin durumu, ciltlerle kitap taşıyan eşeğin durumu gibidir. Allah'ın âyetlerini inkar eden topluluğun hali ne kötüdür! Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.
Tüm moda akımlar gibi gerici görünmekten korkarak kaynağı batılı olsunda ne olursa olsun, düşüncesine sarılmak isterseniz bu tarz bir söylemin bilgeliğine denk düşecek sözler bulabilirsiniz. Tercih sizin. Anlarsanız.
Sizi bir Abhaz Kadını olarak şiddetle kınıyorum.
Kaynak:
habsuvob@gmail.com