Güç | Esen Zafer , Abhazya haberleri

/01/2011

Esen ZAFER (Çyüpha)

HALKLARIN ONURLU ADLARINI AVRUPANIN BİLİNCİNDEN VE GÜNEY AVRUPA KARTLARINDAN SİLMEK İÇİN BÜYÜK MEMORANDUMLARA GEREK YOK, KÖTÜ NİYETİ OLMAYAN BİR TERCÜMANIN, KAZAYLA YAPTIĞI YANLIŞ YORUMU, YETERLİDİR. KAFKASYA ÖNLERİ (CİRCASSİA) BİZİM KURALLARIMIZLA BÖYLE YOK EDİLDİ...

21/01/2011. Güç! Ne kadar kolay söylenen ve o denli de göreceli bir kelime. Para, silah, şiddet, çokluk, büyüklük gibi kelimelerin aklımıza iz düşümü ‘’güç’’ oluyor. Eğer bunlardan, bir veya birkaçına sahipsek kendimizi güçlü hissediyoruz. Ya sahip değilsek? Bu, bizi güç-süz mü yapar?

Bu kavramın üzerine düşünmemin nedeni, Prof. Dr. Frank Kämpfer adlı bir Tarihçi. Rusya tarihi üzerine araştırmaları var. Bu araştırmalarından birinde ‘’CIRCASSI (Kafkas) halkları veya CYKY (ciki)’’ sözcüklerine rastlıyor ve merak ediyor. Siegmund von Herberstein, eski Rusya tarihi hakkında kitaplar yazan ve konusunda, kaynak olarak başvurulan bir yazar. Yalnızca bu kadar değil. Doğu Avrupa Haritası daha çok onun aktardığı bilgilerle tamamlanıyor.

Onun verdiği bilgiler bu halkın yalnızca korsan olmayıp Ruslardan türeme oldukları ve ortodox,Slav oldukları. Kämpfer, Herberstein’ın bu bilgiyi nereden almış olabileceğini araştırıyor. Strabo dan bu yana antik Dünyada Zygoi, Zichoi. Zychides adları var. Eski kaynaklardan bu adı bulamıyor. Daha ziyade Moğollar zamanından sonra, Moskovanın Kafkasyanın Kuzeyinde yaşayan küçük topluluklar için kullandığı ‘’Cirkasi’’ adı var. Herbertstein haritaların üzerini de "CIRCASI POPVLI" und "CIRCASI PETIGORSKI" bzw. "CIRCASSI QUINQUE MONTANI POPULI CRISTIANI", şekillerinde yazmış.

Kuzey Kafkas dağlarına doğru yaşayan halklar için şu açıklamaları yapmış. Aphgasi halkı Meothis te ve Cupa suyunun kıyılarında, Pontisch (Pontus) veya Schwartz (Kara)Denize aktığı yerde yaşıyorlar. Aynı yerde Circassi veya Cyky denen halklarda oturuyor. Bunlar ne Türklere ne de Tatarlara ne esir ne de bağlılar. Dendiğine göre bunlar Yunan hristiyanlığına bağlı... daha sonra gemicilikleri ile ilgili açıklamalar yer alıyor.

Prof. Kämpfer bu açıklamaların ışığında kaynak olarak kullanılan, Giorgio Interiano adlı dominik papazının "Dellavita de Zychi chiamati Ciarcassi" adlı raporlarına ulaşıyor. Bu rapor 13. Yüzyılda yazılmış. 15 Yüzyılda almancaya çevrilen bu rapor daha sonra ünlü bir alman Teolog olan Dr. Johannes Eck tarafından ‘’ tekrar yayınlanıyor. Bu kez başlık ‘’ Scithia dan ve buranın halkından yani Ciarchassi’den (Çerkeslerden) harika haberler’’

Italyanca orjinalini, Almanca çevirilerini, karşılaştıran yazar, ‘’Artık problem Herberstein’ın hangi kaynağa dayandığı değil, Problemin aslında ‘’küçük bir halk’’ olduğunun farkına varıyoruz’’ diyor . İtalyanca orjinalında Zychi olan halk Alman yazarlarımızın elinde ‘’Scithilerin yani circassilerin yaşamı ve gelenekleri’’ haline dönüşüyor, diyor. Ve şu soruyu soruyor;

Acaba Teolog Dr.Eck veya ona bu görevi verenler Zychi ve Scithi adını benzerlikten dolayı mı karıştırdılar, yoksa halkların bilinçli antikalaştırılması çalışmalarının bir ürünü olarak mı değiştirdiler ? bunu bilemiyoruz. Bildiğimiz gerçeklik Zych’lerin alman dili arenasından uzun bir süre yok edilmiş olmasıdır. Daha sonra tekrar Zychi lerden söz ederek bilince çıkaran yazarsa (Johann Georg Stritter )şimdiki zamanı bilince taşımaktansa, eskilerin tariflerini kaynak almıştır.

Zychler için trajik olan, Sebastian Münster’in, Teolog Eck’in açıklamalarına dayanarak "Cosmographia"yı hazırlamış olması. Böylelikle, önce Skytliler sonra Sarmatlar olarak tüm dünyanın esas aldığı"Cosmographia" da Avrupa tarihine geçerken, Zychler’de tarihten silinmiş oldu. Avrupa 18. Yüzyılda tekrar halkların tespitini yaparken Çerkes adı yerleşmişti bile. Bu küçük halkların kahramanca savaşlarında, , Zychler (Cigetler yani) ve Adigeler arasında yaşayan, Osmanlı imparatorluğunun hizmetinde görev yapan, Polonyalı Theophil Lapinski (Tevfik Bey) bu halkları, Adige, Abaza, Zychi olan kendi adları ile anlatarak, en eski bilgilerle örtüşen bilgiler verdi...

...Küçük halklar içersinde en isimsizi en küçük olanlardır. Yahudileri bir düşünün. Güçlü saldırgan ve açgöz komşuları karşısında her halk ayakta duramaz.

(1500 de) ‘’her taraftan sarılmış ve bıkmadan, her gün tatarlarla çarpışıyor, savaşıyorlardı!’’ ve (168Ode)hala çelkten bir iradeyle,tüm güçü ile saldıran moskovaya karşı özgürlüklerini savunuyorlardı’’ işte böyle anlatılan, küçük halkların adları kendilerinden alınabilir mi?

Halkların onurlu adlarını Avrupanın bilincinden ve Güney Avrupa kartlarından silmek için büyük memorandumlara gerek yok, kötü niyeti olmayan bir tercümanın, kazayla yaptığı yanlış yorumu, yeterlidir. Kafkasya önleri (Cirkassia) bizim kurallarımızla böyle yok edildi...

Evet güç kavramını bana düşündüren pek çok şey var. Düşünüyorum da, yazar gene Avrupalı kafasıyla bir sonuca varmış. Avrupanın göbeğinde, oturup Kafkasya haritasına bakıyorum. Tüm isim karıştırmalarına, bellek silmelerine, silahlarına, inkarlarina, baskılarına, ekonomik güçlerine, dünyanın efendiliğine oynama cüretlerine rağmen, Sa sapsuvob, san dapsuvob,sab dapsuvob..Haritaya bakıyorum. Abhazya, Karaçay-Çerkess, Adigea, Gürcistan, Kabardey-Balkar... Sıra kimde? Silinecek kaç isim var daha acaba? Eğer oyun bitti ise bu 1800 lerin oyuncakları Osmanlıdan ,Avrupadan, Rusyadan taşınan oyun, sil baştan mı?... Yeni yorumlar var, eski temcit pilavları var. Bu kez araştırma enstitülerine kendi adamları değil, bağrımızdan aldıkları insanlarımız, raporlar hazırlıyor. Madem ki yokuz, bu gayretler kime karşı? Belki de güç bazılarımızın henüz farkına varmadığı, belki de varmak istemediği gibidir kim bilir?

Ne demişler çıkmadık canda...

Kaynak: habsuvob@gmail.com