Abhazya Cumhuriyeti Milletvekili, yurtdışındaki soydaşlarla ilişkiler komisyonu Başkanı Soner GOGUA; yazılı olarak www.abhazyam.com sitesine gönderdiği, uzun açıklamada; “Kurulacak Abhaz Dernekleri Federasyonu’nun bizleri diğer kafkas kökenli kardeşlerimizle ayırmayacağı tam aksine Abhazya ve Kafkasya konusundaki önümuzdeki dönemlerdeki çalışmalarda daha da güçlendirileceği kesindir.“.............
“Abhazyanin en büyük gücü; diasporası ve kardeş Kafkas halklarının desteğidir. Bugunlere bu inanç ve destekle geldik, toplumlarımız arasindaki bu kardeşliği ve beraberligi bozmaya kimsenin gücü yetmez. Akil olan büyüklerimiz ve gençlerimizde buna musaade etmezler.
Çunku bizim gücümüz birlikteliğimizden gelmektedir.“ diyerek,
aklın ve vıjdanın yolunun bir olduğunu göstererek, Abhaz Federasyonu “OLSUN MU-OLMASIN MI“ tartışmalarına son noktayı koymuştur..
Artık; Vatanseverler “gereksiz“ inatlaşmaları bırakarak, Abhaz Federasyonu’nun kurulması ve sonraki çalışmalara katkı sunmak üzere, önümüzdeki sürecin görevlerine talip olmalıdır..
Bu arada dikkatimizi çeken, bir noktaya da kısaca değinmek istiyoruz...
Geçmişten bugüne, çok yönlü olarak “bilinen“ ve durmadan çizgi değiştiren bazı kişileri “nötr halde tutmak“ düşüncesinden kaynaklandığını düşündüğümüz “onure etme“ yaklaşımı doğru değildir..
Bu tavır onları; yaşananları bilmeyenlerin gözünde, “hakkı yenilmiş kahramanlar“ yapar!.
Dünyanın her yerinde “geri çekilen!” bu “kişilikler“ hep aynı şekilde davranırlar.
Para ve etiket sahibi oldukları için; bir süre sonra "herhangi bir gerekçenin tetiklemesiyle," etkilenmeye hazır “türleri“ yanlarında istihdam edip, başka bir renk’te tekrar “ortaya!“ çıkarlar..
Peki, istedikleri sonucu elde edebilirler mi? Asla!.
Çünkü bu kişilikler “davaya“ ölümüne bağlı olmadıkları için, başarılı olamazlar.. Fakat zamanımızı ve enerjimizi çalarlar!.
Biz, aynı “filimleri“ görmekten bıktık!.
O nedenle; “gidenlere ağıt yakılmamalıdır!“ diyoruz.
Onlar nasıl olsa, “bir biçimde“ yine, “döneceklerdir!.“
21 Şubat 1995 yılında, Hamburg Abhazya Dostluk Derneği’nin kuruluş açıklamasını yayınladığımız da, o sıralarda “olmakta olanları“ şöyle anlatmıştık:
“BUGÜN KAFKASYA'DA YAŞANAN SÜRECİ, KAFKASYA KÖKENLİLERİN LEHİNE ÇEVİRMEK YERİNE, YAŞADIKLARI ÜLKE YÖNETİCİLERİNİN ÇIKARLARINA GÖRE HAREKET EDEREK, ANAVATANA KARŞI İHANET SUÇU İŞLEYENLER BİLİNMEKTEDİR!
KAFKASYA DÜŞMANI POLİTİKALARA KARŞI, HALKIN BİLGİLENMESİNİ VE ÖRGÜTLENDİRİLMESİNİ İSTEMEYENLER DE, BU HAİNLERİN DURUMUNA DÜŞMÜŞLERDİR.
ANCAK BUNLAR NE YAZIKTIR Kİ HALEN, HAİNLERLE AYNI NOKTADA BULUŞTUKLARINI ANLAYAMAYACAK KADAR, AYMAZLlK İÇİNDEDİRLER.
BAZI DOSTLARIMIZIN UZUN ZAMANDAN BERİ İLERİ SÜRDÜKLERİ ’ANAVATANIN ÇIKARINA OLAN DOĞRULARI KABUL ETMEMEKTE DİRENEN HASTALIKLI UNSURLARLA UĞRAŞMANIN ZAMAN KAYBINA NEDEN OLACAĞI VE BU DURUMUN DA ANAVATANA YÖNELİK YAPILMASI GEREKEN GÖREVLERE ZARAR VERECEĞİ’ TESBİTİ DOĞRU ÇIKMIŞTIR.“ (Derneğimizin sitesindeki 2 no’lu yazıdan alıntı)
Bilenler bilir..
Dünya’nın her yerinde derneklerin yapabilecekleri işler; o ülkenin yasalarının belirlediği, devlet kurumlarınca onaylanan, tüzüklerinde belirtilmiştir.
Onun için; yapılabilecek çalışmalar da bellidir, yani sınırlıdır!.
Ve bu “işlerden“ anlayanların bildiği gibi; Diaspora’da ve Abhazya’daki geleceğimizi derneklerimiz veya federasyonlar değil, daha üst yapılanmalar ve diğer kurumlaşmalarımız belirleyecektir..
Bunun böyle olduğunu bilen “birileri“; Abhaz Vatanseverlerinin, kendilerine özgü legal bir sivil toplum kuruluşu olarak, Abhaz Federasyonu’nu kurma kararını aldıklarında, “gelişmeleri“ baştan kesmek için, “bölücülük!“ demogojisine sarılmışlardır!.
Oysa bu çevrenin başı; Avrupa’da bir Çerkes Federasyonu varken, kendileri gibi düşünenlerle, ayrı bir AVRUPALI ÇERKESLER FEDERASYONU’nun kurulmasına destek vermiştir.(Ankara Kafkas Derneğinin Başkanı, şu an’da AVRUPALI ÇERKESLER FEDERASYONU’nun yönetim kurulundadır ve Başkan yardımcısı sıfatıyla görevlidir!.)
Onların, Adigeleri ayırmaları, “bölücülük“ olmuyor!. Biz Abhazlar, Federasyon kurmaya kalkınca neden “bölücü“ sayılıyoruz?
Abhazya Cumhuriyeti’mizin Türkiye tam yetkili temsilcisine “yardakçı“ diye hakaret etmeye cesaret edebilen, Abhaz Federasyonunun kurulmasına karşı çıkan da aynı “kişidir“ ve Abhaz diasporasının tarihine geçmiştir!.
“Bunların“ bu davranışları bize; uzun vadeli çalışmalarımızın karşısına da çıkacaklarını göstermektedir..
Onlara ve onların “biat ettikleri“ hükümetlerin “düşmanlıklarına“ karşı, nasıl direnileceğini, müttefiklerimizin kimler olabileceğini düşünmek ve ona uygun çalışmaları gündeme taşımanın da zamanı gelecektir!..
Bugün, erken genel seçim kararı alınsa, seçimlerde ki tavrımız ne olacaktır?
Bu konuda, pratikteki çalışmaları, derneklerin dışında oluşacak, yerel insiyatifler üstlenmelidir.. Onların kitlemizin içinde yapacakları çalışmalar desteklenmelidir!
Bu kurumlar; Türkiye’de seçime katılacak Parti’lere veya bağımsız adaylara “Siz Abhazya’nın bağımsızlığını tanıyacak mısınız? Ambargo’yu kaldıracak mısınız?“ gibi, ana meselelerimizi sormalıdır!.
Bizler; “Abhazya’nın bağımsızlığını tanıyacaklarını ve uygulanan ambargoyu kaldıracaklarını televizyon kameralarının karşısında, açıklayacak kişilere veya Partilere oy verilmelidir!“ diyoruz..
“Bizi desteklemeyen Partileri-kişileri, onlarla birlikte hareket edenleri, onların partisinden YENİDEN aday olacakları, Abhaz halkının ve Abhazya’nın düşmanı olarak görmekteyiz..“
Sıcak odalarında veya bürolarında, internet’le yatıp-kalkan “malum kişiler,“ yanlış ve eksik bilgilere sahip gençler!
Taşköprü, Tandır ve Musaözü Köylerinin gençlerinden; Gürkan Tekin(Aşba), Ersin Argun(Argun), Mutlu Ugan (Kapba), Koray Duruel(Aşkharua), Turgay Tekin(Aşba), Engin Aşkharua, Yasin Böğden, Ümit Tanaşba, Kubilay Öner(Amçba) isimli Abhaz gençlerinin ortak açıklamasını(Derneğimizin sitesindeki 156 nolu yazıyı) okumalı, anlamaya çalışmalı ve “ulusal çizgilerini“ tekrar gözden geçirmelidir!
Bizler; Abhazların ve Abhazyamızın çıkarlarını birincil görenlerin ve ona uygun olarak, her türlü örgütlenmeyi savunan, Abhaz Vatanseverlerinin çizgisini seçtik..
Abhazya ve Abhazların geleceğini; Abhazya'ya açıkca düşmanlık etmeye devam eden ABD-AB ve AKP hükümetiyle işbirliğinde görenlerin çizgisini ise, “malum“ kişiler seçtiler!.
“Abhazım“ deyip de, hiçbir çalışmaya katılmayan “Ne sağcıyım, ne solcu! futbolcuyum, futbolcu“ anlayışında ifadesini bulan, çizgiye sahip olanlar da vardır!
Bunlar; içkiciler, kumarcılar, zamparalar, takiyyecilerin yandaşları ve top’çulardır.. Bunlar; Abhazlığını “yitirmiş“ Mutantlardır..
Bizler; “Abhaz halkının 'bazı konularda da' kesin karar vermesi için, zamanın geldiğini" söyleyenleri, destekliyoruz!.
Evet, soruyu net olarak tekrarlayalım;
Abhazyanın düşmanı AKP’ye ’oy verin’ diyen ’içimizdekileri’ ve o partiden aday olacakları, AKP’yi demokrat olarak görüp onlarla birlikte hareket edenleri, hangi “sıfatla“ nitelendireceğiz ve ne yapacağız?“
Bizler; düşündüklerimizi yazmayı ve anlatılanları tekrarlamayı görev kabul edenlerdeniz!.
“Herkes kanına göre hareket eder ve yaşar“
Kartallarımıza ve Aslanlarımıza selam olsun!
Kırgız Ajönba
www.hamburgabhazyadostlukdernegi.blogspot.com