DÜZCE ABHAZ KÜLTÜR DERNEĞİ VE DÜZCE ABHAZ – ADIGE DİASPORASI İNSANLARINA, İMZA GÜNÜ ETKİNLİĞİNE GÖSTERDİKLERİ DUYARLILIK NEDENİ İLE TEŞEKKÜR EDERİM.
27/03/2018. İstanbul. 27 Mart. Abhazyam.com. Fatih Atan. (Atanba – Тванба). Düzce Abhaz Kültür Derneği tarafından 24 Mart C.tesi günü “Suriye’deki Abhaz – Adıge Diasporası” adlı kitabımın tanıtımı ve imza günü daveti nedeni ile Düzce’de yaşayan Abhaz – Adıge Diasporası ile buluştuk.
Öncelikle, Düzce Abhaz Kültür Derneği yönetimi ve Abhaz – Adıge Diasporası insanlarına, imza gününe, katılımları ile göstermiş oldukları duyarlılığa teşekkür ediyorum. İmza gününde, Abhaz Diasporasının genç yazarlarından, Suktaripha Pınar Ersoy, “BENCE ABHAZYA” ve Vanacaipha Hilal Bayrak “GÖLGE ve BEN” adlı kitaplarının tanıtımını yaptılar ve okurları ile buluştular.
İmza gününde yapılan karşılıklı sohbetlerde, toplumun Suriye’de yaşanan olaylara ve Abhaz – Adıge Diasporasının konumuna, Abhazya Cumhuriyeti’nin Diasporaya göstermiş olduğu duyarlılık karşısında ki hissiyatın ne kadar yüksek olduğu görüldü.
Düzce Abhaz Kültür Derneği Yönetimi ve Düzce Abhaz Diasporası, kültürel etkinliklere vermiş oldukları sessiz destek ile diğer kurumlardan ne kadar önde olduklarını bir kez daha vurgulamış oldular. Bu duyarlılıklarını mütevazi olarak yerine getiriyorlar, Abhaz Diasporası içerisinde yazım dünyasından çok az insanımız bulunuyor, ancak herhangi bir ayrım yapmadan kapılarını yazarlara açıyor ve toplum ile buluşturuyor, diğer Abhaz dernek yönetimlerine bunun örnek olmasını diliyorum.
Ayrıca, yıllardır eleştirmiş olduğum bir konu olan, Abhazya’daki etkinliklerin, oraya giderek değil de, Diaspora’da anılması gerektiği konusunda ki duyarlılıkları için de, Düzce Abhaz Kültür Derneği’ne bir kez daha teşekkür ediyorum.
Sevgili Başkan İlhan Kıymet ve yönetimin önemli bir bölümü Abhazya Devleti Geriye Dönüş Komitesi’nin 25. Kuruluş yıldönümü nedeni ile Abhazya’ya gideceklerine, Abhazya’daki yetim öğrencilerin okuduğu yatılı okullara, nevresim yollamak amacı ile Bartın limanında bulunuyorlardı, katılamadıkları için özürlerini ilettiler.
Ben de bu kadar, anlamı yüksek bir görevi yerine getirdikleri için kendilerine teşekkür ettim. Ayrıca, daha önce de battaniye gönderdiklerini öğrendiğim zaman memnuniyetim bir kat daha arttı.
Abhazya’da düzenlenen etkinliklere giden, Abhaz Diasporası Temsilcileri (!) yolculuk ve kendilerini ağırlamak için harcanan onca maddi külfete neden katlanırlar. Bizler yıllar önce, 1970’li yıllarda düğünlerde atılan silahlar için harcanan paraların, ekonomiye harcanması için mücadele vermiştik. Şimdi düğünlerde silah atılmıyor ve ekonomiye, çocukların eğitimine harcamalar yapılıyor, ancak, silah atmanın yerine, Abhazya’ya yapılan etkinliklere katılım harcamaları eklenmiş gibi görünüyor.
Bu harcamalar, iki tarafa da ciddi maliyetler getiriyor. Ancak gördüğüm tarafı ile bunun pek anlaşıldığı yok. Abhazya’daki toplantılarda, özellikle Türkiye Abhaz Diasporası Temsilcileri, yıllardan beri yapılan yanlışlığı sürekli yineliyorlar, nasıl mı? Toplantılarda Abhazya yönetimine, dikte eder gibi, önerilerde bulunuyorlar.
Bizler, bunu 1992 – 1993 Abhazya Kurtuluş Savaşı sırasında ve sonrasında da görmüştük. Uyarılara, kulaklarını kapatmışlar, akıllanmamışlar. Ukala! Düzeyinde, bu önerilerini yineleyip duruyorlar. En son Dünya Abhaz – Abazin Kongresi’nde yaşanan skandal düzeyindeki olaylar, bunun en taze örneği.
Birileri, bunlara DUR! Desin diye bu eleştiri yazısını yazmak istedim.
Saygılarımla.