STANİSLAV TARASOV “ERMENİSTAN’DA YAŞANAN ŞİDDETLİ SİYASİ KRİZ, RUS BARIŞ GÜÇLERİNİ DAĞLIK KARABAĞ’IN GÜVENLİK SORUNLARI İLE BAŞ BAŞA BIRAKTI!”
01/03/2021. Moskova. 27 Şubat 2021. REGNUM. Stanislav TARASOV. Resim: İvan Shilov. Çeviri: Fatih Atan (A’tanba – Тванба). Ermenistan'da yaşanan şiddetli siyasi kriz, Rus barış güçlerini Dağlık Karabağ'ın güvenlik sorunları ile baş başa bıraktı. Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev'in “Dağlık Karabağ'ın statüsünün değiştirilmesine yönelik her türlü tartışmanın Bakü tarafından düşman olarak görüleceği ve bölgedeki durumu istikrarsızlaştırmayı amaçlayacağı” açıklaması bir tesadüf mü?
Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Devlet Güvenlik Konseyi ile operasyonel bir toplantı gerçekleştirdi ve Dağlık Karabağ'daki çözüm çevresindeki durumu görüştü. Yetkililere hitaben yaptığı konuşmada, “Barış güçlerimizin, Acil Durumlar Bakanlığımızın, sınır muhafızlarımızın nasıl çalıştığı ve bu alandaki uluslararası kuruluşlarla yabancı ortaklarımızla işbirliğinin nasıl gittiğine dair değerlendirmelerinizi duymak istiyorum” dedi.
Kremlin basın servisi bu toplantı ile ilgili başka detaylar vermiyor. Bununla birlikte, Rusya Devlet Başkanı basın sekreteri Dmitry Peskov, “Kremlin, bugün için Dağlık Karabağ'daki çatışmaların durdurulmasına ilişkin üçlü anlaşmaların sona erdirilmesi anlamında tehdit görmüyor” ve “Ermenistan'da yaşanan olaylara rağmen, ulaşılan anlaşma koşullarının uygulanmasını sürdürmek çok önemlidir” açıklamasında bulundu. Gerçek şu ki, Erivan'da ki iktidar ve muhalefet güçlerinin yanı sıra, Moskova ve Bakü'dekiler, Ermenistan'daki iç siyasi kavganın ağırlığının Karabağ'daki durumla ve Ermeniler için şok edici olan savaş sonuçlarıyla doğrudan ilişkili olduğunu anlıyorlar. Dağlık Karabağ'daki siyasi konumun Ermenistan'daki siyasi durumun ne kadar güçlü ve istikrarlı olduğuna bağlı olacağı da aşikardır. Şu an için anlaşmayı imzalayan Nikol Pashinyan iktidarda buluınurken ve bu konuya karşı olan diğer taraflarla arasında ki sorunlar çözülmeden, Karabağ'daki çatışmaların yeniden başlaması ya da Stepanakert'teki herhangi bir siyasi ayaklanmanın çıkması pek beklenemez.
Erivan'da başka bir yapı iktidara gelirse, sorunun tırmanma riski artar. Ancak onların tavrı, askeri bir intikam alma arzusuyla çok fazla ilişkili olmayabilir, ancak bu gelişme Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki biliendirme ve siyasi mücadelenin şiddetlenmesi ile ilişkilendirilebilir, bu da bölgedeki iletişim bağlantılarının engellenmesini ortaya çıkaracak, varılan anlaşmaların pratikte uygulanmasını zorlaştıracaktır. Aynı zamanda, Erivan'daki mevcut şiddetli siyasi krizin tamamen içsel nedenleri de bulunuyor. Rusya’nın, Ermenistan'daki yetkilileri ve muhalefeti mevcut anayasal alan çerçevesinde hareket etmeleri, kendi iç sorunlarını kendi başlarına çözmeleri, başka etkileşim biçimlerine başvurmamaları yönünde ki çağrısı asıl vurgu yaptığı yön olarak görülüyor. Olayların dokusu, temelde, sadece Paşinyan'ın siyasi uygulamalarının, kişiliği ile ilgili bazı yönleri hakkındaki memnuniyetsizliği gösterir, ancak bunlar esas olarak iç strateji uygulamaları ile ilgili sorunlardır. Bunlara ek olarak, bazı Rus uzmanların belirttiği gibi, “Kamuoyuna yapılan açıklamalarla bazı siyasi güçlerin uygulamaya niyetlendiği gerçek gündem arasında bir farklılık bulunuyor, ancak bu güçlerin ne tür güçler oldukları net değil.”
İşte bu nedenden dolayıdır ki teorik olarak, açıkça yurtdışından gelen bir bağlantı ile “belirli güçlerin” dikkati iç krizden uzaklaştırmak için Azerbaycan ile askeri çatışmanın şiddetlenmesine neden olabileceği varsayılabilir. Görünüşe göre Azerbaycan devlet başkanı İlham Aliyev'in Erivan'a “tehditkar” uyarılar yapmaya başladığı Bakü'de böyle bir senaryo göz ardı edilmiyor. Ancak, Rus uzman Sergei Markedonov'un belirttiği gibi, “Bakü, barış anlaşmasının çökme olasılığından korkmasına rağmen, Erivan'ın artık Dağlık Karabağ için uğraşma zamanının olmadığından ve yaşananların ardından tekrar askeri müdahalede bulunacak kaynağını tüketmiş olması gerçeğinden yarar sağlıyor gibi görünüyor.” Buradan başka nereye ilerleyecek? Ermenistan'a mı? Karabağ'a mı, Rus barış gücü görevlileri nerede konuşlanacak? ”. Ayrıca Nahcivan'a ile oluşacak olan ulaşım koridorları Erivan ile yapılan anlaşmalara uyulmadan çalışmayacaktır.
Bir önemli noktaya daha dikkat edelim: Ermenistan'da yaşanan şiddetli siyasi kriz, Rus barış gücü görevlilerini, güvenliği sağlamak açısından Dağlık Karabağ'ın sorunlarıyla baş başa bıraktı. Bu gelişmelere göre, Ermeni yayın organlarındaki yazılarda belirtilen, Ermenistan'daki muhalif siyasi güçler arasında aracılık faaliyetlerinde bulunan Karabağlı siyasetçilerin, Başkan Arayik Harutyunyan'ın ve Karabağ Güvenlik Konseyi Sekreteri Vitaly Balasanyan'ın Erivan'da kalması ne kadar uygun? Stepanakert'te “ev sahibi” olarak kim kaldı? Aliyev'in “Dağlık Karabağ'ın statüsünün değiştirilmesine yönelik her türlü tartışmanın Bakü tarafından düşman olarak görüleceği ve bölgedeki durumu istikrarsızlaştırmayı amaçlayacağı” açıklaması bir tesadüf mü?
Kanımızca bunun nedeni Pashinyan hükümetinin AB'yi genel olarak Karabağ sorununa daha fazla dahil etmek için çaba göstermesi ve özellikle Karabağ sorununun çözümüne yönelik AGİT Minsk Grubu'nun çalışmalarını başlatmasıdır. Gerçek: Ermenistan'daki siyasi kriz yalnızca siyasi eliti bölmekle kalmadı, aynı zamanda çözüm sürecini de dondurdu. Genel olarak, Ermenistan'da bir iç siyasi sonuç çıkacağı kaçınılmazdır, ancak bugün çok az insan olayların gelecekte nasıl gelişeceği hakkında tahminlerde bulunma garantisinde bulunuyor.
Kaynak: https://regnum.ru/news/polit/3202168.html
www.abhazyam.com