RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN “ABHAZYA VE GÜNEY OSETYA İHTİLAFINI, GÜRCİSTAN’IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ İÇERİSİNDE ÇÖZÜMÜNÜ SAVUNUYORUZ!” SÖZLERİ ÜZERİNE GÖRÜŞLER.
04/06 2020. Türkiye. 04Haziran 2021. Abhazyam.com. Fatih Atan. (Atanba - Тванба). Değerli abhazyam.com izleyicileri, Gürcistan Başbakanı Irakli Garibashvili 1 Haziran Salı günü Türkiye’ye resmi bir ziyaret yaptı. Resmi ziyaret sırasında, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşmelerde bulundu. Görüşme sonrasında iki lider ortak basın toplantısı düzenlediler.
Recep Tayyip Erdoğan, basın toplantısı sırasında, aslında bizler tarafından şaşırtıcı bulunmayan sözler söyledi. Erdoğan “Gürcistan’ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne desteğimizi her vesile ile vurguluyoruz. Abhazya ve Güney Osetya ihtilaflarının Gürcistan’ın toprak bütünlüğü içerisinde barışçıl yöntemlerle çözülmesi arzumuzu bu vesile ile tekrarlamak isterim” açıklamasında bulundu. Ayrıca “Komşumuzun Avrupa – Atlantik yapılanmaları ile bütünleşme hedefine desteğimiz tamdır” vurgulamasında bulundu.
Erdoğan’ın bu sözleri, Türkiye’deki basın-yayın organlarında pek ön plana çıkamadı. Abhazyam.com olarak bizler konuşmanın ardından anında bu haberi toplumla paylaştık. Bu gelişme sonrasında, ertesi gün sosyal medya da bazı Abhaz – Kafkas kökenli kişiler tarafından tepki mesajları yayınlandı.
Kuzey Kafkasya Kültür Dernekleri Federasyonu (KAFFED) tarafından resmi internet sitesinde, 02 Haziran 2021 tarihinde Erdoğan’ın yapmış olduğu bu konuşmanın “üzüntü” ile karşılandığını belirten bir açıklama yayınlandı.
KAFFED’in üzüntü belirten açıklamasında “Ülkemiz Türkiye’nin istikrarlı ve barış içerisinde bir Kafkasya bölgesinden ekonomik, sosyal, siyasal ve benzeri tüm alanlarda sayısız faydalar sağlayacağı tarafsız gözlemcilerin ortak tespitidir. Açıklamada da önemle vurgulanan “barışçıl yöntemlerin” temelde, halkların birbirlerinin haklarına karşılıklı olarak azami özeni göstermeleri ile mümkün olacağının altını önemle çizmek istiyoruz. Bölge ülkelerinin tamamının güçlü ilişkiler tesis ederek birbirlerini desteklemeleri Kafkasya’daki barış ve huzura hizmet edecektir.” diyerek Erdoğan yönetimine “güçlü” görev yüklemeleri yapılıyor.
Abhaz Diasporasının sözcüsü olduğunu iddia eden Abhaz Dernekleri Federasyonu tarafından (Abhaz – Fed) ise 03 Haziran 2021 tarihinde resmi internet sitesinde, Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerine değinilmeden “Abhazya Cumhuriyeti bağımsız ve egemen bir devlet olarak vatanı olan topraklarda varolmaya, Dünya'ya yayılmış Abhaz Halkı'da bu doğrultuda bölge barışına ve istikrarına katkı sunmaya devam edecektir” açıklaması yapılıyor.
KAFFED ve Abhaz – Fed bildirileri, sosyal medyadaki bireysel açıklamalar , basın – yayın organlarında hiç bir biçimde yer almadı. “Sabun Köpüğü” gibi bir etki bıraktı. Deyim yerinde ise Abhaz – Kafkas Diasporası “kendi çaldı, kendi oynadı!”
Ne KAFFED ne de Abhaz – Fed, sözcülüklerini yaptıklarını iddia ettikleri Abhaz – Kafkas Diasporası’nı yaklaşık 20 yıldır Türkiye’yi yöneten, Gürcistan’a her türlü ekonomik, siyasi ve askeri desteği veren Recep Tayyip Erdoğan – AKP Yönetimini toplu olarak protesto etmeleri için herhangi bir çağrıda bulunmadılar.
Recep Tayyip Erdoğan - AKP yönetimi yıllardır, Abhazya Cumhuriyeti’ne siyasi, ulaşım ve kültürel ambargolarını sürdürmektedir. Sadece, ekonomik ilişkilere göz yumulmakta, dini ve kültürel misyonerleri aracılığı ile Abhazya’da vakıflar kurulmakta, Diyanet aracılığı ile Suhum’da Cami inşa edilmesi için Türkiye’den yerleşen Diaspora insanları tarafından baskı oluşturmaktadır.
01 Haziran’da Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan açıklamayı da yıllardır yinelemekten geri durmuyorlar.
Sizleri biraz gerilere götürerek, R.T. Erdoğan – AKP iktidarının günümüze kadar süregelen, Abhazya Cumhuriyeti’ne uygulamış olduğu kültürel ambargo konusunda bir örnek vermek istiyorum. 23 Nisan 2013 Tarihinde düzenlenecek olan Uluslararası Çocuk Halk Dansları Şenliği’ne Abhazya Cumhuriyeti’nden katılacak olan “Abaza” çocuk halk dansları topluluğunun katılımının, Gürcistan tarafından yöneltilen baskı ile engellenmesinden söz edeceğim.
O dönemde, “Abaza” Çocuk Halk dansları Topluluğu’nun etkinliğe katılımı, Gürcistan’ın siyasi baskısı sonucunda T.C. Dışişleri Bakanlığı tarafından engellendi ve İçişleri Bakanlığı tarafından 81 İl Valiliğine gönderilen resmi bir yazı duyuru yapıldı.
Ancak o dönemde, Abhaz Diasporası geri adım atmadı, Türkiye’de yaşayan Abhaz ve Kuzey Kafkasya Diasporası T.C. Hükümeti tarafından alınan bu engelleme kararı çeşitli biçimlerde protesto etti. “Abaza” Çocuk Halk Dansları Topluluğu, Türkiye’ye davet edildi ve başta İstanbul olmak üzere çeşitli şehirlerde Abhaz Halk Dansları ile Diaspora insanlarını buluşturdu.
Ayrıca, Kafkas – Abhazya Dayanışma Komitesi (KADK) tarafından, Abhazya Cumhuriyeti’ne ve Abhaz Diasporası’na karşı yürütülen siyasal baskının uygulayıcısı T.C. Hükümeti Dışişleri Bakanlığı’nın protesto edilmesi için Abhaz ve Kuzey Kafkas Diasporası’na 23 Nisan 2013 Tarihi saat 14:00’de Ankara T.C. Dışişleri Bakanlığı önünde buluşma çağrısı yaptı.
23 Nisan Salı günü T.C. Dışişleri Bakanlığı Balgat Kapısı önünde KADK öncülüğünde, T.C. Hükümeti’nin almış olduğu siyasi – kültürel ambargo kararının protesto eylemine, İstanbul, Adapazarı, Düzce, Antalya’dan ve ayrıca Türkiye’nin çeşitli illerinden gelerek Ankara’da yaşayan Abhaz Diaspora insanları (Eskişehir, Kütahya, Sinop vd.) genci, yaşlısı ve çocukları ile katıldılar. Bu protesto eylemi, Basın-Yayın organlarında yer aldı.
Bu gelişmeleri 24 Nisan 2013 tarihinde abhazyam.com da sizlerle buluşturduk. Bknz: http://www.abhazyam.com/haber/3553/23-nisan-protestosu.html
Recep Tayyip Erdoğan’ı bizler çok iyi anlıyoruz; 14 Haziran’da yapılacak olan NATO liderler zirvesi öncesinde, ABD Devlet Başkanı Biden’e ve NATO’ya olan bağlılığını göstermek için Kırım sorununun çözümünde Ukrayna’nın yanında olduğunu, Donbass- Donetsk sorununda İHA satarak savaşa ortak olduğunu, Polonya’ya da İHA satarak, Karadeniz’deki NATO Tatbikatlarına çanak tutarak, Suriye'de göz kırparak, Rusya’nın NATO tarafından çevrelenmesine en büyük desteği verdiğini göstermeye çalışıyor.
En son Gürcistan Başbakanını ağırlarken “Komşumuzun Avrupa – Atlantik yapılanmaları ile bütünleşme hedefine desteğimiz tamdır” diyerek ABD – NATO’nun kendisini hafife almamasını, “deliğe süpürülmemesi” gerektiğini vurguluyor.
Recep Tayyip Erdoğan – AKP’nin ülke içerisinde düşmüş olduğu sıkışıklıktan kurtulabilmesi için, bu tür manevraları sürecektir.
Bugün ise Abhaz – Kafkas Diasporasında var olan derin bir suskunluk ve sessizlik, neden?
TBMM'deki Abhaz - Kafkas kökenli milletvekillerinin sessizliğinden söz bile etmiyorum.
Abhaz – Kafkas Diasporasına, Beştepe ya da Dışişleri Bakanlığı kapısı önünde protesto etme çağrısı yapamayanlar, Diasporanın sözcüsü olduklarını nasıl kanıtlayabilirler?
Bu sessizliğin nedeni, acaba, Abhaz – Kafkas Diasporası içerisinde Recep Tayyip Erdoğan – AKP iktidarına verilen destekten mi kaynaklanıyor?
Bu soruyu Abhaz – Kafkas Diasporası bizzat kendisine sorsun.
www.abhazyam.com